Page 65 - Çağın Gözden E-Dergi Sayı 2
P. 65

Dans, en berrak haliyle:
          Memet Sefa ÖZTÜRK






          Bir hayatın dansa dönüşümünü hiç görmüş müydünüz? Ya da bir dansta hayat görmüş müydünüz
          hiç? Nadir anlarda görülen, duyguların ve anlamların hiç olmadığı kadar yükseldiği bir kaç
          saniyelik aralıkta insan, tüm hikayeye vâkıf olmak ister. Memet Sefa, o bir kaç saniyeye çok fazla
          şey sığdırmış biri...

          Herkesin merak ettiği bir şey var.   Çünkü sen kaslarına gerekirse    Doğaçlamada öz bir figür oluşuyor ve
          Hala bale yapıyor musunuz?         ekonomik kullanarak en yorulduğun   resmi oluşturan şey de o öz figürler
                                             anda bile hangi hareketi düzgün    oluyor diyebiliriz öyle mi?
          Ben artık bale yapmıyorum. Bu      yapabileceğini öğretiyorsun. Şimdi
          soruyla her karşılaşmamda bunu     benim öyle bir ağır işim yok, 20 yıl   Bazen kuliste son ana kadar, hala
          özellikle vurguluyorum. Hep şunu   zaten bunu yaptım. Dans ederken    ne yapacağıma karar verememiş bir
          soruyorlar “Hala bale yapıyor      kolda yorulacağım ve o kolu düzgün   şekilde oturuyorum. Kendi kendime
          musunuz? Nerede yapıyorsunuz?“.    uzatamayacağım öyle mi? Bu         “Şimdi ne yapacağım ben?” diyorum.
          Ben hala “Dans etmeye” devam       hareketlerde beni zorlayacak, kondisyon   Sonra birdenbire müzik başlıyor ve
          ediyorum, bale yapamıyorum. Bale   kazanacağım bir nokta yok. Bunu en   ben sahneye girdiğim anda her şey
          dediğiniz şey sadece üst bedeniniz   kötü halimle bile yapabilirim. Her gün   kendi kendine olmaya başlıyor. Az
          ile alakalı değil inanılmaz bir bacak   prova yapmıyorum. Yıllarca zaten her   önce ne yapacağıma dair hiçbir şey
          ağırlığı var. Jöte atlarsın, privet   gün prova yaptım şu an gerek yok.   üretemiyorken, birden “Boynumdaki
          dönersin, bacaklarını kullanırsın   Ayrıca, bu benim sanat anlayışım.   şalı şöyle kullanabilirim, şuradan
          yani. Eğri oturup doğru konuşalım;   Balede prova yapmaya mecbursun ama   şöyle yapabilirim.” diyorum ve o fikir
          ben nasıl bale yapabilirim ki? Tandü   sahnede, benim durumumda bir adam   hemen aklıma yatıyor. “Tamam işte”
          yapamıyorum, fondü yapamıyorum,    olarak dans ediyorsan eğer, başkalarıyla   diyorum. Bir deyiş vardır. “Bizler birer
          pliye yapamıyorum. Bunları         birlikte sahneye çıkmıyorsan gerek   kuklayız ve sadece insanların bize
          yapamadıktan sonra bale yapıyorum   yok. Ben yüzlerce kere tekrarladığım   dayattığı şeyleri yapıyoruz.” böyle bir
          diyemezsin. Ben balede öğrendiğim   şeyi oraya çıkıp “Bakın! Ben sanat   şey anlatıyordum Kıbrıs’ta. O fikir bir
          kol kombinasyonlarını kullanıyorum,   yapıyorum!” havasında yapmıyorum.   anda geldi. Boynumdaki şalı sanki
          ama bale yapmıyorum. Öğrendiklerimi   Ben, sahnede o an bana gelen duyguyla   biri beni çekiyormuş gibi kullandım.
          bedensel özgürlüğümün müsaade      dans ediyorum. Bazen de doğaçlama   Ben tam olarak bundan keyif alıyorum
          ettiği ölçüde harmanlayıp kendi    dolduruyorum çünkü gerçek sanat    zaten.
          tarzımda dans ediyorum. Dolayısıyla   doğaçlamadan çıkıyor. Daha öncesinde
          bale devam ediyor. Fakat kol       40 kere yaptığın şeyi herhangi birine
          hareketlerini çalışıyorum hala. Bisiklet   öğret o da yapar sahnede. Çık bakalım
          kullanan kişi bisikleti kullanırken “Dur   şu müzikte dans et, ne geliyor ruhundan
          bir dakika bisikleti biraz hatırlayayım”   dediğinde ise öylece kalıyor, hiç bir şey
          diye bisiklete binmiyor. 10 yıl sonra   yapamıyor. Bazen sahnede ağladığım
          binse de hatırlıyor çünkü o sende   oluyor bir damla yaş akıyor, kimse
          oturmuş bir refleks haline geliyor. O   görmüyor onu bir ben görüyorum.
          yürümek gibi, nefes almak gibi bir   İçimde o kadar yükseliyorum ki o bir
          hale geliyor, bu da onun gibi.     damla yaş sanki ruhumdan süzülerek
          Bisiklet refleks ve tecrübe ile    akıyor yüzümden. Asıl sanat bence
          öğrendiğiniz bir şey. Fakat baleyi bu   bu. Ezberlenmiş, temel teknik haline
          şekilde devam ettirmeniz disiplini   gelmiş her hareketi yapan sanatçı
          reflekse etmek gibi oluyor.        olabilir mi? 19 Mayıs kutlamalarında
                                             hareketler yapan kişilerin hepsi
          Aslında bahsettiğimiz şey şuraya   sanatçı o zaman. Ben böyle bir şey
          geliyor; baleyi öğrenen bir adam,   sunmak istemiyorum izleyenlere.
          gerçekten bale yapıyorsa, sahnede   Benim yaratıcı gücümü görmek
          oyunlar oynuyorsa ve devam ediyorsa,   için geliyorlar. Bende çıkıp o müzik
          bu adamın her gün bale yapması     bana ne hissettiriyorsa yaratmaya
          lazım. Çünkü balenin bir beden-kas   başlamalıyım, öncesinde tekrar
          kondisyonu var. Eğer bale yapmazsan   ettiklerimi, benimsediklerimi,
          bu kondisyonu kaybedersin. 1,5 saatlik   öğrendiklerimi değil. Bale
          şovlardan birinde artık kasların seni   çalışıyor muyum? Evet. Bazen
          taşımamaya başlar, tıkanır kalırsın.   estetik çizgiyi kaybetmemek,
          Çünkü bale derslerinde kondisyon   bedenime tekrar hatırlatmak
          çalışıyorsun. En zor hareketi, en doğru   adına çalışıyorum ama çok
          anda yapabilmeye çalışıyorsun.     nadir. Kendimi deniyorum
          Bacakların titrerken               “Acaba nasıl görünüyor, bir
                                             aksaklık var mı.” diye. Bale
          bile çok düzgün bir                yapmak demek havaya resim
          trivet yapıyorsun ve               çizmek gibidir, bir kesinti
          bitiriyorsun, bu bir               olmaması lazım.
          disiplin.

                                                                                                                63
   60   61   62   63   64   65   66   67   68   69   70